Çalışmada, 21 ila 88 yaşları arasındaki yaklaşık 3.000 Çinli incelendi ve metabolik bozuklukları olan kişilerin, sağlıklı yaşıtlarına göre göz çevresi sıcaklıklarının daha yüksek olduğu bulundu.
Aynı zamanda, yüksek tansiyonu olan bireylerin yanak sıcaklıklarının da daha yüksek olduğu tespit edildi. Pekin Üniversitesi’nden hesaplamalı biyolog Jing-Dong Jackie Han, “Bu hastalıkları yaklaşık %80 doğrulukla teşhis etmek için termal yüz görüntüsünü kullanabiliriz” dedi. “Yüzün termal deseni, sağlık durumu hakkında pek çok bilgi veriyor.”
Han ve ekibi, ayrıca burun sıcaklığının yaşla birlikte yüzün diğer bölgelerine kıyasla daha hızlı azaldığını belirlediler. Daha sıcak burunlara sahip bireylerin daha genç bir termal yaşa sahip olduğunu öne sürdüler. Buna karşılık, göz çevresindeki sıcaklıkların yaşla birlikte arttığı gözlemlendi.
Brigham ve Kadın Hastanesi ve Harvard Tıp Fakültesi’nden yaşlanma uzmanı Vadim Gladyshev, yüzün termal görüntülerine dayanarak yaşı ölçme fikrini yenilikçi bulduğunu belirtti. Bu yöntemin biyolojik yaşın bağımsız bir değerlendirmesini sağladığını ve yaşlanmanın başka bir biyobelirtecine işaret ettiğini söyledi.
Han, yüz sıcaklığının sağlık göstergesi olduğu fikrinin kısmen geleneksel Çin tıbbından geldiğini ifade etti. Ateşin ve çeşitli enfeksiyonların vücudun sıcaklığını artırdığı bilinirken, özellikle yüz bölgelerinde bu durumun daha belirgin olduğu gözlemlendi.
Çalışmalar ayrıca çekirdek vücut sıcaklığının yaş, metabolik durum ve hastalıklarla değişebileceğini göstermiştir. Yüz ısı haritalarının travma sonrası stres bozukluğunu bile ortaya çıkarabileceği daha önceki araştırmalarda gösterildi. Ancak, yüzün termal desenlerinin biyolojik yaş ve metabolik hastalıkları değerlendirmek için kullanılıp kullanılamayacağına dair yeterli araştırma yapılmamıştı.
Katılımcıların kan örneklerinin analizi, termal haritanın neden bu kadar açıklayıcı olabileceğine dair ipuçları sağladı. Özellikle göz ve yanak çevresindeki artan sıcaklıkların, iltihaplanmayla ilişkili hücresel aktivitelerdeki artıştan kaynaklandığı görüldü.
ThermoFace adlı aracın diğer demografik gruplarda da aynı doğrulukla çalışıp çalışmayacağı belirsizliğini koruyor. Ayrıca, hastalık ve yaş yüz sıcaklıklarının dalgalanmasına neden olabilecek tek faktörler değil.
Örnek olarak, çalışmaya katılanlar arasında iki haftalık günlük zıplama rutini, termal yüz yaşlarını beş yıl azaltarak onları biyolojik olarak daha genç hale getirdi; bu durum burun bölgesindeki artan sıcaklıklardan da görülebiliyor. İlginç bir şekilde, yoğurt tüketimi de termal yüz yaşını etkileyen bir faktör olarak tespit edildi.
Gladyshev, hastalık riskinin biyolojik yaşla ilişkili olmasına rağmen, ThermoFace’in neden ve sonuç ilişkisini gösterebileceğini belirtti. Ancak bu araç, klinisyenleri takip edilmesi gereken potansiyel sorunlara karşı uyarabilir.
Gladyshev, “Pratik araştırma amaçları için oldukça kullanışlı” dedi. “Ancak, gerçek dünya ortamlarında hastalıkları teşhis etmek için klinik olarak kullanılıp kullanılamayacağı henüz net değil.”