Sosyal güvenlik sisteminde köklü değişiklikler geliyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sunulan yeni kanun teklifiyle, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda önemli düzenlemelere gidiliyor.
Yapılan teklife göre, asgari ücretin 7,5 katı olarak uygulanan prime esas kazanç üst sınırı, 9 katına çıkarılacak. Yeni düzenlemenin 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girmesi planlanıyor.
“Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 631 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” kapsamında yapılan değişiklikle, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarındaki prim oranlarında artış öngörülüyor.
Bu adımla SGK’nın aktüeryal dengesi korunarak sosyal güvenlik sisteminin uzun vadede sürdürülebilir hale getirilmesi hedefleniyor.
Yeni düzenleme;
İsteğe bağlı sigorta primleri,
Tarım ve orman işlerinde süreksiz çalışanların sigortalılığı,
Kısmi süreli çalışma modelleri,
Ev hizmetlerinde çalışanların ve kapıcıların sigortalılığı gibi başlıkları kapsıyor.
Yeni yasa teklifiyle birlikte SGK’dan gelir veya aylık alanların kendi sigortalılık durumlarından kaynaklanan prim borçları, gelirlerinin en fazla yüzde 25’i oranında kesilerek tahsil edilecek.
Bu uygulamanın detayları ise SGK tarafından belirlenecek ve 1 Ocak 2026’da yürürlüğe girecek.
Sigorta primleri, çalışanların kazançları üzerinden hesaplanıyor. Ancak bu kazançların tamamı değil, devletin belirlediği alt ve üst sınırlar dikkate alınıyor.
Prime esas kazanç üst sınırı, primlerin hesaplanacağı maksimum brüt ücret tutarını ifade ediyor.
Yani bir çalışan yüksek maaş alsa bile, SGK primleri sadece bu üst sınır dahilinde hesaplanıyor.
2025 yılı için prime esas aylık üst sınır: 195.041,40 TL
Örnek: Brüt maaşı 300.000 TL olan bir çalışanın SGK primi, yalnızca 195.041,40 TL üzerinden hesaplanıyor.
Asgari ücretin 9 katına çıkarılmasıyla birlikte yüksek gelir grubundaki çalışanların prim tabanı genişleyecek, bu da hem SGK gelirlerini artıracak hem de sistemin uzun vadeli finansmanına katkı sağlayacak.
Uzmanlara göre bu değişiklik, sosyal güvenlik sisteminin mali yapısında kalıcı bir denge oluşturacak.
