Sidney’de bir kafe sahibi olarak başlayan Denys Troyak, şimdi ise kripto girişimcisi olarak yeni bir serüvene atılmış durumda. İddialı bir öneriyle gelen bu fikir, bakımsız ve uzak bir Pasifik adasını, tamamen kripto para birimi üzerine kurulu özel bir şehre dönüştürmeyi amaçlıyor.
Adadan gayrimenkul satın alanlar, geleneksel arazi tapuları yerine NFT’ler alacaklar. Troyak, “Bir gün benimle iletişime geçildi ve bana ‘Hey, operasyonları yönetmekle ilgilenir misiniz? Harika bir fikrimiz var’ diye sordular,” diye belirtti.
Bu teklif Troyak’ın ilgisini çekmişti. Projenin konuşlanacağı Vanuatu’yu ziyaret etmeden, lojistik direktörü ve sözcüsü olarak kabul etti. Bu yılın başlarında, kafesini kapatarak Satoshi Adası’nda tam zamanlı yaşamak ve çalışmak üzere Pasifik ülkesi Vanuatu’ya taşındı.
Proje, dijital kripto para birimi Bitcoin’in yaratıcısı olan Satoshi Nakamoto’nun takma adından esinlenerek “Satoshi adası” olarak adlandırıldı.
Kripto para dünyasına meraklı olanlar için Satoshi adası, hayalleri gerçeğe dönüştüren, tamamen son teknolojiye dayalı, merkezi olmayan yeni bir toplum yaratmaya yönelik devrim niteliğinde bir deney. Projenin arkasındaki ekip, bu rüyayı gerçeğe dönüştürmek için kararlı bir şekilde çalışıyor.
Troyak gibi ateşli destekçiler, kripto para kullanarak adadaki arsaları kapatmış ve blok zincirinde saklanan “Arazi Tapusu NFT’leri” satın almış durumdalar.
Ancak uzmanlar, Satoshi adası’nın vizyonu ile gerçekliği arasında birçok lojistik ve yasal engelin bulunduğunu belirtti. Yatırımcıların dikkatli olması gerektiğini ve projenin sonunda başarısız olabileceği veya yerel yasalara aykırı duruma düşebileceği konusunda uyarıyorlar.

Kripto adası deneyi
Satoshi adası projesinin şık web sitesi, adanın yakında kripto para meraklılarından oluşan küresel bir topluluk tarafından sıfırdan inşa edilecek yüksek teknolojili bir şehre dönüşeceğini vaat ediyor.
Bu vizyon kapsamında, yüzlerce aile deniz kenarında üst üste istiflenmiş devasa cam Lego blokları gibi görünen dikdörtgen, modüler evlerde yaşayacak. Ancak Vanuatu da dahil olmak üzere çoğu ülke, dijital para birimini yasal ödeme aracı olarak tanımıyor ve kripto para piyasalarını denetleyecek düzenlemelere sahip değil. Kripto para piyasaları istikrarsız olduğundan, bu piyasalarda işlem yapmak veya yatırım yapmak oldukça riskli.

Satoshi adası ise, kripto para ticaretinin önündeki pek çok engeli kaldırmayı hedefliyor. Şirket, toplumu ulusal bankaların, politikacıların veya mahkemelerin kontrol etmesi yerine, bilgilerin değiştirilme, saldırıya uğrama veya bozulma riski olmadan depolanabildiği bir teknoloji olan blok zincirini kullanarak paranın veya mülkün çalınmasını önlemeyi umuyor.
Projede amaç, insanların hayatlarının her alanının kripto para aracılığıyla gerçekleşmesini sağlamak. Kahve ve kira ödemeleri, Bitcoin ve Ethereum gibi kripto para birimleriyle yapılabilecek. Ayrıca, dijital ekonomi için ticari bir merkez yaratmak amacıyla kripto para girişimlerinin arazi satın alması teşvik ediliyor.
Satoshi adası’nın mimarı James Law gibi savunucular, bunun tamamen çevrim içi olarak blockchain tarafından yönetilen gelecekteki bir topluluğun nasıl görünebileceğine dair gerçek dünyadan bir örnek çalışması olabileceğini belirtiyor.
Law, “Projeye becerilerimizi ve kaynaklarımızı koyan, onu gerçekten özel bir şeye dönüştürmek için samimiyetle çabalayan çok cesur girişimciler olduğumuzu düşünüyorum,” diyor.
Ancak, Vanuatu da dahil olmak üzere çoğu ülkenin dijital para birimini yasal ödeme aracı olarak tanımadığını ve kripto para piyasalarını denetleyecek düzenlemelere sahip olmadığını unutmamak gerekiyor. Kripto para piyasalarının istikrarsızlığı nedeniyle bu piyasalarda işlem yapmak veya yatırım yapmak risk taşıyor.