Teknoloji ve görüntüleme teknolojilerinin ilerlemesi ile birlikte son yıllarda birçok yeni ötegezegen keşifleri gündeme gelmeye başladı. Mevcut uzay teleskopu üzerinden elde edilen verilerin analizlerinde de ciddi sonuşlar alınabilmesi ile birlikte en çok kullanılan tabirler arasında planet hunting yani Türkçe olarak gezegen avı ifadesi kendini göstermeye başladı.
Her ne kadar klasik avcılık ile yakından ve uzaktan bir alakası bulunmuyor olsa da tam olarak nasıl bir eylemi ifade ettiğini de açığa çıkartıyor.
Uzay teleskopları yardımı ile daha önce görülmemiş ve varlığından haberdar olunmaya ötegezegenlerin keşfedilmesi için kısaca gezegen avlamak ifadesi kullanılmaktadır. Bununla birlik keşiflere aracı olan teleskoplar için planet hunter yani gezegen avcısı ismi kullanılmaktadır.
Spitzer Uzay Teleskopu, Kepler, Hubble ve çalışmaları devam eden WFIRST ve James Webb gibi uzay teleskopu yardımları ile yapılmaktadır. Ötegezegen keşiflerinde ve keşif yöntemlerinde yegane unsurlar arasında yer almaktadır.
Proxima b gezegeni ve benzeri gezegenlerin keşiflerinde de kullanılan bu avcılara yenilerinin de eklenmesi için sürdürülen çalışmalar hem NASA yani Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi hem de ESA yani Avrupa Uzay Ajansı öncülüğünde ilerlemektedir. Amatör astronomlar da elde edilen veriler üzerinde yaptığı çalışmalarda çeşitli sonuşmalara ulaşabilmektedir. Yaşanabilir gezegenlerin keşiflerinde de sık sık bu ifade kullanılırken, astronomi alanında her geçen gün yeni gelişmeler de kaydedilmektedir.