Türkiye’nin Pakistan ile yakın ilişkileri ve Doğu Akdeniz’deki etkin deniz politikaları, Hindistan ve bazı Batılı aktörlerin rahatsızlığına neden olmuştu. Bu kapsamda Hindistan’ın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile geliştirdiği askeri iş birliği, dikkatleri yeniden Doğu Akdeniz’e çevirdi.
Rum basınında yer alan bilgilere göre, GKRY Lideri Nikos Hristodulidis ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Lefkoşa’da gerçekleştirdikleri görüşmede 10 maddelik bir Ortak İşbirliği Deklarasyonu imzaladı. Özellikle 5. madde, Doğu Akdeniz’in güvenlik dengesini etkileyecek askeri boyutlar içeriyor.
Deklarasyonun “Güvenlik, Savunma ve Kriz Yönetimi” başlıklı 5. maddesinde şu ifadeler dikkat çekti:
“Hint savaş gemilerinin Kıbrıs limanlarına daha düzenli yanaşması teşvik edilecek; ortak deniz tatbikatları ve eğitimleri için yeni fırsatlar birlikte keşfedilecek.”
Bu açıklamayla birlikte, Hindistan’ın GKRY ile askeri deniz işbirliğini artıracağı, Hint savaş gemilerinin Doğu Akdeniz’de daha sık görülmeye başlayacağı öngörülüyor.
GKRY’nin Hint gemilerine açılması, sadece ikili savunma işbirliği anlamına gelmiyor. Aynı zamanda:
Türkiye’nin Mavi Vatan stratejisine karşı bir adım olarak görülüyor.
Pakistan-Türkiye ilişkilerine Hindistan’ın dolaylı bir tepkisi niteliğinde.
GKRY, uzun süredir ABD, Fransa, İsrail ve Mısır gibi ülkelerle deniz iş birlikleri kurarak, bölgedeki Türk etkisini dengeleme çabasında.
GKRY, daha önce ABD, Fransa, İsrail ve Almanya gibi ülkelerin savaş gemilerine limanlarını açacağını ilan etmişti. Limasol’da kurulmakta olan yeni deniz üssü de bu amaca hizmet edecek.
Yeni anlaşmayla birlikte Hindistan’ın da bu listeye dahil edilmesi, GKRY’nin çok taraflı askeri deniz ağı kurma hedefini destekliyor. Bu adımlar, Türkiye açısından dikkatle izlenmesi gereken gelişmeler.
Türkiye, Doğu Akdeniz’de:
KKTC ile ortak askeri tatbikatlar yapıyor
Mavi Vatan doktrini kapsamında kendi deniz gücünü güçlendiriyor
Pakistan, Katar ve Azerbaycan gibi dost ülkelerle savunma iş birliklerini artırıyor
Ancak GKRY-Hindistan ortaklığının bu coğrafyada yeni bir jeopolitik hat oluşturma çabası taşıdığı açık. Bu nedenle Türk dış politikasının deniz güvenliği merkezli diplomatik öncelikleri önem kazanacak.
Hindistan, GKRY ile bu iş birliğini geliştirerek:
Pakistan’a verdiği açık desteği nedeniyle Türkiye’ye karşı denge politikası güdüyor.
Kıbrıs’ta Rum tarafını meşrulaştırma hamlesine katkı sağlıyor.
Doğu Akdeniz’e yönelik küresel bir aktör olma niyetini ortaya koyuyor.
Bu tür askeri iş birlikleri, yalnızca iki ülkenin çıkarlarıyla sınırlı değil:
NATO, AB ve Şanghay İşbirliği Örgütü gibi uluslararası platformlarda deniz güvenliği gündemi daha karmaşık hale gelecek.
GKRY’nin tek taraflı ortaklıklarla Doğu Akdeniz’in statüsünü yeniden şekillendirme girişimleri, uluslararası hukuka aykırı sonuçlar doğurabilir.