Son olarak Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde meydana gelen 4,4 büyüklüğündeki deprem, bölgedeki fay hatları üzerindeki hareketliliği yeniden gündeme taşıdı. Türkiye’nin önde gelen yerbilimcilerinden Prof. Dr. Naci Görür, bu depremle ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nün 30 Haziran 2025 tarihli verilerine göre, Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde saat 14:12’de 4,4 büyüklüğünde bir deprem kaydedildi. Deprem, herhangi bir can kaybı veya maddi hasara yol açmadı. Yetkililer, olumsuz bir durumun yaşanmadığını ve halkın panik yapmaması gerektiğini vurguladı.
Deprem alanında Türkiye’nin saygın isimlerinden Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Az önce Hakkâri-Gelişen-Şemdinli’de 4,4 büyüklüğünde bir deprem oldu. Bu deprem, Güneydoğu Anadolu Bindirme Zonunda (Bitlis-Zağros Bindirme Kuşağı) ve doğal olarak bindirme fay kuşağında, Çubuklu kolu üzerinde gerçekleşti. Bu kolun kapasitesi 7 büyüklüğüne kadar deprem üretmeye olanak tanıyor. 6 Şubat 2023 depremlerinin etkisini hâlâ izliyoruz.”
Görür, bu açıklamasıyla ilgili fay hattının 7 büyüklüğüne kadar deprem üretebilme kapasitesi olduğunu belirtirken, bunun yakın zamanda gerçekleşeceği ya da kesin olduğu yönünde bir iddiada bulunmadı. Depremin zamanlamasına dair net bilgi vermeyen Görür, uyarısını daha çok deprem riskinin bilincinde olunması ve hazırlıklı olunması gerektiğine dikkat çekmek için yaptı.
Bitlis-Zağros Bindirme Kuşağı, Anadolu ve Arap levhalarının karşılıklı hareketi sonucu oluşan, Türkiye’nin güneydoğusundaki önemli fay hatlarından biridir. Bu bölgede meydana gelen hareketlilik, zaman zaman orta büyüklükte depremlere yol açmaktadır. Ancak uzmanlar, fay hattının teorik kapasitesinin 7 büyüklüğüne kadar sarsıntı üretebileceğine dikkat çekiyor.
Uzmanlar, “7 büyüklüğüne varan depremler, ciddi yıkım riski taşır ve bölgedeki yapıların deprem yönetmeliklerine uygun şekilde güçlendirilmesi büyük önem taşır” değerlendirmesini yapıyor.
Prof. Dr. Görür, açıklamasında şunları vurguladı:
“Depremin ne zaman olacağı bilinemez. Ancak kentlerimizi deprem yönetmeliklerine uygun hale getirmek ve yapı güvenliğine öncelik vermek elimizde. Bu konuda yapılacak çalışmalar hayat kurtarır.”
Bu kapsamda uzmanlar, aşağıdaki önlemlerin kritik olduğunu belirtiyor:
Mevcut yapıların güçlendirilmesi ve riskli binaların tespiti
Yeni inşaatlarda sismik şartnamelere sıkı uyum
Halkın afet bilinçlendirme eğitimlerine katılımı
Erken uyarı sistemlerinin yaygınlaştırılması
Kaynak: Haber Merkezi