CNN Türk ekranlarında yaptığı açıklamalarda Şahin, İsrail’in uygulamaya koyduğu kademeli baskı politikalarının, önümüzdeki süreçte Türkiye’yi hedef alabileceği uyarısında bulundu.
Zafer Şahin’e göre, İsrail’in bölgedeki taktikleri yeni değil. ABD’nin 2003’te Irak’a müdahalesi sırasında ortaya atılan “kitle imha silahları” bahanesiyle başlayan süreç, bir milyon insanın hayatına mal oldu. Benzer bir tablo Libya’da yaşandı. Kaddafi nükleerden vazgeçmesine rağmen NATO’nun müdahalesiyle devrildi.
🔁 Şahin’in yorumu net:
“Bugün aynı senaryo İran’da uygulanıyor. Yarın Pakistan’da, sonra da Türkiye’de denenecek.”
Bu ifade, sadece bir komplo teorisi değil; Ortadoğu’nun güvenliği açısından stratejik bir alarm çağrısı.
Pakistan Başbakanı’nın açıklamasını gündeme getiren Şahin, bu çıkışı İsrail’in nükleer güce sahip Müslüman ülkelere yönelik sistematik baskısı olarak yorumladı. Şahin’e göre, bu açıklama sadece politik bir söylem değil, gelecekte yaşanabilecek askeri ve diplomatik gelişmelerin habercisi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın daha önce yaptığı “İsrail’in nihai hedefi Türkiye’dir” açıklamasına atıf yapan Şahin, şu ifadeleri kullandı:
“Ben de aynı kanaatteyim. Anadolu’nun savunması Gazze’den başlar. Bu bir komplo teorisi değil, stratejik bir gerçekliktir.”
📣 Bu yaklaşım, Türkiye’nin jeopolitik önemini ve enerji koridorları üzerindeki konumunu daha da anlamlı hale getiriyor.
İran-İsrail geriliminde adı sıkça geçen Hürmüz Boğazı, dünya enerji güvenliği açısından hayati öneme sahip:
🌍 Dünya petrol üretiminin %30’u bu boğazdan geçiyor.
⛽ Katar’ın sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatının %85’i yine buradan sağlanıyor.
Eğer Hürmüz Boğazı kapanırsa, bu sadece bir enerji krizi değil, aynı zamanda küresel bir güvenlik sorunu haline gelebilir.