14 Haziran gecesi saat 23:30 sularında İran, İsrail’in Hayfa kentini hedef alan hipersonik füze saldırısı düzenledi. Bu saldırı, İran’ın bu tür yüksek teknolojili silahları ilk kez savaşta aktif olarak kullanması açısından tarihî bir nitelik taşıyor.
Saldırının odak noktası Hayfa’nın doğusunda bulunan Tamra kasabası oldu. Bölgedeki yerleşim yerlerinde büyük patlamalar yaşandı, çok sayıda sivil yaralanırken bazı yapılar tamamen yıkıldı.
Hipersonik füzeler, ses hızının en az 5 katı (Mach 5) hızla hareket eden, son derece gelişmiş mühimmatlardır. Bu da saniyede yaklaşık 1.7 kilometrelik bir hıza denk gelir.
İki ana türü vardır:
🛰️ Hipersonik Planör Araçlar (HGV): Balistik taşıyıcılarla fırlatılıp kayarak hedefe ulaşır.
🚀 Hipersonik Seyir Füzeleri: Kendi motorları ile hedefe yüksek hızda uçarlar.
Bu sistemler, atmosferin alt ve üst katmanlarında tahmin edilmesi zor yörüngeler çizerek mevcut hava savunmalarını aşabilir. Özellikle İsrail’in gururu sayılan Demir Kubbe sistemi, bu füzeler karşısında yetersiz kaldı. Uzmanlara göre, bu durum bölgedeki çatışmaların çok daha yıkıcı ve kontrolsüz bir hal alabileceğini gösteriyor.
İsrail’in başlattığı “Yükselen Aslan” operasyonuna karşılık olarak İran, “Gerçek Vaat 3” adını verdiği füze saldırılarını başlattı.
Gece boyunca Tel Aviv ve Tahran semalarında patlamalar duyulurken, her iki ülkenin hava savunma sistemleri büyük bir baskı altına girdi.
İran, Hayfa’daki bir petrol rafinerisini hedef aldı.
İsrail, Tahran’da bir akaryakıt deposunu vurdu.
Tel Aviv ve çevresinde yerleşim alanlarında ağır hasar meydana geldi.
İran’ın saldırısında, İsrail’in kuzeyinde bulunan iki katlı bir binanın çökmesi sonucu 1 kişi hayatını kaybetti, 13 kişi yaralandı. İsrail’in karşı saldırılarında da İran’ın askeri ve enerji altyapısı zarar gördü.
Savaşın fitili, İsrail’in geçtiğimiz günlerde İran’ın:
Tahran,
İsfahan’daki Natanz nükleer tesisi,
Kirmanşah, Huzistan, Kum ve Şiraz gibi şehirlerine düzenlediği hava saldırılarıyla ateşlendi.
Bu saldırılarda:
6 nükleer bilim insanı,
İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri,
Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Selami,
Uzay Kuvvetleri Komutanı Emir Ali Hacızade,
gibi isimler hayatını kaybetmişti.
İran, bunun ardından misilleme kararı alarak hipersonik füzeler ve insansız hava araçlarını doğrudan İsrail şehirlerine yönlendirdi.
Uzmanlar, bu gelişmeleri “hipersonik çağın savaşa resmen dahil olması” olarak yorumluyor.
📌 Savunma sanayii açısından bakıldığında, klasik hava savunma sistemlerinin, yüksek hızlı ve manevra kabiliyeti yüksek mühimmatlara karşı modernizasyon ihtiyacı net şekilde ortaya çıktı.
📌 Sivil altyapı ve enerji tesislerinin hedef alınması, savaşın doğrudan ekonomik yıkım ve insani kriz yaratma riskini artırıyor.